CHP Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş, Ayaş'ta, Organik Tarım Destekleme ve Geliştirme Enstitüsü kurulması için kanun teklifi verdi.
TBMM Başkanlığına sunulan kanun teklifine göre, Ankara'nın Ayaş ilçesinde kurulacak enstitü, kamu tüzel kişiliğinde, idari ve mali özerkliğe sahip olacak.
Enstitü, bilimsel çalışmalar ve uygulamalar yapacak, özel ya da tüzel kişiliklerin bu alanda yaptığı çalışmaları teknik olarak destekleyecek, organik tarım konusunda eğitim verecek, yurt içi ve yurt dışında bulunan enstitü, üniversite ve sivil toplum örgütleriyle iş birliği yapacak, AB müktesebatına uyumda gıda güvenliği ve bitki sağlığı alanında çalışmalarda bulunacak.
Enstitü, Tarım cinsel kahve ve Köyişleri Bakanlığı ile ilişkili olacak.
Enstitü bünyesinde, Araştırma ve Geliştirme Koordinatörlüğü ve Organik Tarım İşleri Koordinatörlüğü bulunacak. Enstitüde, yabancı danışman ve uzmanlar da çalışabilecek.
TARIM ALANLARININ YÜZDE 1'İNDE ORGANİK TARIM
Teklifin gerekçesinde, en büyük sorunlardan birinin, çevre kirliliği ve ekolojik dengede yaşanan bozulma olduğu ifade edilerek, yaşanan olumsuzlukların, temiz su ve güvenilir gıdaya erişimi zorlaştırdığı, geleceğe ilişkin ciddi endişelere yol açtığı belirtildi.
Tarımsal üretimde kullanılan ilaç, gübre gibi kimyasalların olumsuz etkilerinin, insan ve toplum sağlığı üzerindeki zararlarının artarak devam ettiği vurgulanan gerekçede, tarım alanlarında aşırı miktarda sentetik ve kimyasal girdi kullanımı sonucu çevre kirliliğinin önemli boyutlara ulaştığı ifade edildi.
Gerekçede, tarımın yarattığı kirliliğin, doğal dengenin bozulmasına neden olduğu, çevre kirliliğinin, besin zinciriyle tüm canlılara ulaştığı, hayvan ve insan sağlığında ciddi tehlikeler yarattığı kaydedildi.
Organik tarımın amacının, toprak ve su kaynakları ile havayı kirletmeden, çevre, bitki, hayvan ve insan sağlığını korumak olduğuna işaret edilerek, ''Sağlıklı tarımsal üretim için en uygun yollardan biri olarak görülen bu sistem uluslararası alanda ve özellikle AB'de kabul görmekte ve sürekli desteklenmektedir'' denildi.
Türkiye'nin AB'ye ihraç ettiği gıda ürünleriyle ilgili olarak 2007'de 184, 2008'de 217 ve 2009'un ilk 3 ayında 64 kez gıda güvenliği riski nedeniyle hızlı alarm bildirimi aldığı belirtilen gerekçede, şöyle denildi:
''Bu bildirimlerin yüzde 99'u afla toksin ve tarım ilacı kalıntısı başta olmak üzere bitkisel kökenli gıda maddeleri için yapılmıştır. Bu tablo ülkemizde iç piyasada tüketilen ürünlerin insan sağlığı açısından taşıdığı riskleri ortaya koyması açısından da oldukça düşündürücüdür.
Ülkemizde organik tarım yapılan alan ve organik tarımla uğraşan işletmelerin büyüklükleri Avrupa ortalamasının oldukça altındadır. Türkiye'de 2002'de toplam 89 bin 827 hektar alanda organik tarım yapılırken toplam 310 bin 125 ton ürün elde edilmiştir. Bu alan 2008'de 166 bin 883 hektara çıkmıştır. Toplam ürün miktarı ise 530 bin 225 tona ulaşmıştır. Bu artışa rağmen, ülkemizdeki toplam tarım alanlarının ancak yüzde 1'inde organik tarım yapılmaktadır. AB'de ise bu oran yüzde 3,5 dolayındadır.''
Kategori : GÜNCEL